Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Silivri Cezaevinde bir yazılı açıklama yaparak, Ramazan’ın son üç gününde cezaevi yönetiminden yemek almayacağını ve bu nedenle açlık grevine başladığını duyurdu. Açıklamasında, adalet talebini yineleyerek cezaevi yönetiminin kendisine düşmanmış gibi muamele etmemesi gerektiğini ifade etti.
ÜMİT ÖZDAĞ CEZAEVİNDE AÇLIK GREVİNE BAŞLIYOR
Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Ali Yenişehirlioğlu, Özdağ’ı Silivri Cezaevi’nde ziyaret ederek, açlık grevi konusu üzerine spekülasyonlar hakkında açıklama yapma gereği duyduğunu belirtti. Yenişehirlioğlu, Özdağ’ın el yazısıyla kaleme aldığı açıklamayı paylaştı.
“İDDİANAME MAHKEMEYE GİDENE KADAR CEZAEVİ YÖNETİMİNİN YEMEKLERİNİ ALMAYACAĞIM”
Özdağ’ın açıklamasında, “Bugün Silivri Ceza İnfaz Kurumu’nda 65. gün. Dosyaya girecek tüm belgeler dosyaya girdi. En son Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nden beklenen belge 24 Mart’ta dosyaya eklenmiş olmasına rağmen, iddianame mahkemeye verilmedi. Eğer en üst sınır olan 3 yıl ceza almış olsaydım bile, bu kadar uzun süre hapis yatmazdım. Bu yüzden, iddianame mahkemeye ulaşana dek Silivri Cezaevi yönetiminin yemeklerini almamaya karar verdim. Ramazan’ın kalan son üç gününde iftar ve sahurumu hücremde kantinden aldığım malzemelerle yapacağım. Bayramdan sonra da cezaevi yönetiminden yemek almayacağım. Odamda bulduğum yiyeceklerle, hayatta kalacak kadar yiyeceğim. Biz düşman değiliz ve düşman gibi muamele görmeyi hak etmiyoruz. Tek talebimiz yasalara uygun bir hukuk uygulamasıdır. Duyduğunuz kin, sizleri adaletsiz davranmaya itmesin, adaletli olun.” sözlerine yer verdi.
Gazetecilerin “Ümit Özdağ, İmamoğlu’nun tutuklanmasından beri kimlerle görüştü?” sorusuna Yenişehirlioğlu, “Her gün birçok kişi cezaevine giriyor. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi’nden milletvekilleri ile diğer partilerden vekiller ve çeşitli avukatlar gelip gidiyor. Bugün, basına yansıyan bilgiler sonrasında, Mustafa Sarıgül’ün açıklamalarıyla herkes açlık grevi konusunu merak etmeye başladı. Evet, durum gerçekten var ancak hocamın dediği gibi ‘ölmeyecek kadar yiyeceğim’ diyor. Ceza ve tevkif evinin yönetiminin vereceği yemekleri kabul etmiyor. Bu konuyla ilgili cezaevi yönetimi de hemen bir toplantı düzenledi; fakat hoca, gerekçelerini oldukça net bir dille ifade etti.” yanıtını verdi.
