Japonya merkezli yatırım şirketi Metaplanet, kripto para piyasalarındaki dalgalanmaları değerlendirerek Bitcoin (BTC) varlıklarını artırma azmini bir kez daha ortaya koydu. Şirket, Mayıs ayında BTC’yi ana rezerv varlığı olarak belirlediği günden bu yana, yeni bir tahvil ihracı ile daha fazla Bitcoin alımı gerçekleştireceğini açıkladı. Bu stratejik hamle, şirketin kripto para alanındaki vizyonunu güçlendirirken, aynı zamanda küresel düzeyde kurumsal Bitcoin adaptasyonu açısından çarpıcı bir gelişme olarak öne çıkıyor.
Metaplanet’ten 13,3 Milyon Dolarlık Bitcoin Hamlesi
Tokyo merkezli yatırım devi Metaplanet, amacı daha fazla Bitcoin edinmek olan 2 milyar yen (yaklaşık 13,3 milyon dolar) değerinde sıfır faizli tahvil ihraç ettiğini duyurdu. Şirket yönetim kurulunun aldığı bu karar, Metaplanet’in Mayıs 2024’te BTC’yi birincil rezerv varlığı olarak kabul etmesinden sonra gerçekleşen 10. tur adi tahvil ihracını simgeliyor.
Metaplanet’in CEO’su Simon Gerovich, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda firmanın “düşüşü satın aldığını” ifade etti. Açıklamanın yapıldığı sırada Bitcoin, yaklaşık yüzde 2 değer kaybederek 81.800 doların altına gerilemişti.
İhraç edilen tahviller, Metaplanet’in EVO FONU aracılığıyla tahsis edilecek. Yatırımcılar, bu tahvilleri 30 Eylül 2025 tarihine kadar tam nominal değerden kullanabilecek. Ancak şirketin hisse senetleri, bu duyurunun ardından yüzde 9’un üzerinde değer kaybetti. Bu düşüş, Japonya’nın Nikkei 225 endeksindeki genel bir gerileme ile paralel bir şekilde yaşandı. Nikkei endeksi, 2 Nisan’da ABD Başkanı Donald Trump’tan gelen yeni gümrük vergisi beklentisiyle yüzde 4 oranında değer kaybetmişti.
BitcoinTreasuries verilerine göre Metaplanet, geçen yıl boyunca Bitcoin’e tahmini 260 milyon dolar harcayarak Asya’nın en büyük BTC sahibi konumuna ulaştı. Ayrıca, şirket dünya genelindeki en büyük kurumsal Bitcoin sahipleri listesinde Michael Saylor’un şirketi Strategy’nin ardından 10. sırada yer alıyor. Tokyo borsasında işlem gören bu büyük firma, yakın zamanda ABD Başkanı Donald Trump’ın oğlu Eric Trump’ı danışma kuruluna katmış durumda.
Kripto piyasa yapıcısı Wincent’in Kıdemli Direktörü Paul Howard, konuyla ilgili değerlendirmesinde “Metaplanet’in Bitcoin sahibi olmanın uzun vadeli değerini görmesi BTC için umut verici bir durum.” ifadesini kullandı. Howard, Metaplanet’in genişletilmiş BTC alım gücünün ortaya çıkmasını olumlu bir gelişme olarak yorumlarken, global piyasaların ABD’den gelen gümrük vergilerinin etkisini hissettiğini ve Nikkei’nin diğer piyasalara açılmadan önce bu durumu yansıttığını belirtti. Howard, “Diğer piyasaların açılışının da bu durumu takip etmesini bekliyoruz.” dedi.
CoinPanel CEO’su Aran Hawker ise benzer bir değerlendirme yaparak, kısa vadede makroekonomik faktörlerin Bitcoin ve diğer risk varlıklarını etkileyebileceğini vurguladı. Hawker, “Nikkei’deki düşüş, ister tatil sonrası piyasa hareketleri isterse Trump dönemi tarifelerine yönelik endişelerden kaynaklansın, mevcut global makro sinyallerin gergin olduğunu gösteriyor. Böyle bir ortam, en azından kısa vadede sermayenin daha düşük riskli varlıklara yönelme eğiliminde olduğunu ortaya koyuyor.” diyerek yorumunu tamamladı.