Böyle hassas konularda konuşmak zor olsa da, duyduğum üzüntüyü ifade etmek istiyorum. Bartın’da yaşanan son olaylar hepimizi derinden etkiledi. Kayıplarımıza rahmet dilerken, Allah, sevdiği insanlara sabır versin. Hayat devam etse de, bu tür durumlarla karşılaştığımızda duygularımız ağır basıyor. Şimdi futbola yönelip, bu zor durumu bir kenara bırakalım.
Okan Hoca, mevcut kadroda hiçbir ünlü futbolcunun mutsuz olmaması için sahaya oldukça farklı bir anlayışla çıktı. İsim isim değerlendirildiğinde, beklentiler oldukça yüksekti ancak bu durum 2022 yılı itibarıyla hayal edilmesi zor bir senaryoya dönüştü. Mertens ile Mata’nın en formda dönemlerinde bile aynı anda sahada kalmaları güçken, şimdi yaşlarının ilerlemiş haliyle ilk 11’de tercih edilmeleri düşündürücü. Böyle bir riski göze alıyorsanız, orta sahaya daha fazla mücadeleci bir oyuncu eklemek, örneğin Berkan’ı düşünüyorum, ya da baskı yapabilecek bir santrafor ile bu durumu aşmayı hedefleyebilirsiniz. Mesela, Elmander gibi bir santrafor şu an için mevcut değil.
Galatasaray, 4-2-3-1 dizilişiyle maça başlarken, Mertens solda, Mata forvet arkasında konumlanıyor, fakat atak noktasında kısıtlı bir mücadele gücüne sahip İcardi var. Bütün futbolcuların memnuniyetini sağlamaya çalıştığınızda, sonuç olarak sahada ciddi zorluklarla karşılaşırsınız. Kayserispor, basit bir önlemle Sacha Boey’a odaklanarak Galatasaray’ı çözdü. İkinci yarıda, kanatlara yapılan Rachica ve Barış hamleleriyle oyun biraz daha düzenli hale gelse de, vuruşlar dışında yalnızca Abdulkerim’in son saniyelerdeki pozisyonu ile etkili olabildi. Ve ilginçtir ki, yediği tartışmalı gole karşı bile tepkisiz kalan bir Galatasaray takımı vardı. Gelecekte, bu tür tumultlu görüntülerin bir daha yaşanmamasını umuyoruz.