Kamuoyunda ‘ Yenidoğan Çetesi’ davası olarak bilinen davanın 4’üncü duruşmasında, bebek hastalarının önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine gönderilerek ölümlerine sebep olduğu ve bu yolla haksız kazanç elde ettikleri iddiasıyla yargılanan 29’u tutuklu 58 sanığın duruşmasında tanıkların dinlenmesine devam edildi.
FIRAT SARI: YOĞUN BAKIM ÖNÜNDEN GEÇEN HERKES BANA DAVA AÇIYOR
Duruma ilişkin yaptığı savunmasında, örgüt lideri olduğu iddia edilen tutuklu sanık Fırat Sarı, Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine söz aldı. Sarı, “Dosyada algıların hâkim olduğu bir durum var. Zengin bize ve arkadaşlarımıza ‘asalak, böcek’ gibi ifadelerle hakaret etti. Buradaki arkadaşlar, başarılı sağlık profesyonelleridir. Biz bebek katili olarak damgalanıyoruz. Hastalara şifa sağlamak için çaba gösterdim. Geceleri hastalar için çalıştım. Ancak Sağlık Bakanlığı’nın raporu dikkate alınmadan hazırlanmış. Medyanın oluşturduğu algıyı sizler de görüyorsunuz. Ben 15-20 bin arasında yoğun bakım hastasıyla ilgilendim. Şu an yoğun bakım önünden geçen herkes bana dava açıyor. Mustafa Kemal Zengin’i tanımıyorum, bu tarz kriminal kişilerle bir ilişkim olmadı. Savcıya neden ziyaret gerçekleştirdiğimi anlamıyorum.” ifadelerini kullandı.
Sarı, önceki ziyareti hakkında da bilgi vererek, “Ben savcıya Mustafa Kemal Zengin’den önce gittim ve savcı korkacak biri olarak algılanamaz. Savcı bana, ‘Hastane sahiplerinin suçu var. Bana hastane sahibi verecek misin? Seni ölümlerden sorumlu tutmuyorum.’ dedi. Bu tarz bir davranış, dosyayı kapatmaya yönelik değildir. Zengin’in girişiminin savcıya karşı olduğunu düşünüyorum. Bu durum, bizi kriminalize etti ve bizlere çete dediler. Savcının iddia edilen gece yarısı mesajının açıklanmasını talep ediyorum.” şeklinde konuştu.
“OPARA BEBEĞİN SGK’SI YOKTU”
Opara bebekle ilgili ölüme değinen Sarı, “Opara bebeğin 6 aylık yoğun bakımda tutulmasının suç olduğu iddia ediliyor ancak bu doğru değil. SGK, 28 günden büyük bebeklerin erişkin yoğun bakımına yatırılmasını şart koşmaktadır; bu tamamen ödemelerle ilgilidir. Ayrıca bu bebeğin SGK kaydı yoktu. Hastanın yatışıyla ilgili bir problem yoktu ve ben o hastayı görmedim, sadece telefonda böyle bir hastanın bulunduğu bildirildi. Medya, gereksiz yere algı oluşturmaktadır.” dedi.
“EV HAPSİNE BİLE RAZIYIM”
Duruşmada söz alan tutuklu sanık Senanur Ünlü, “Yeni doğum yaptım ve 5 aydır tutukluyum. Bana örgüt üyesi diyorlar ama ben burada örgütün ne olduğunu öğrendim. Para akladığı söylenen biri değilim; evim bile kira. 1.5 yaşında çocuğum var ve böyle bir şey yapmam mümkün değil. Beraatimi talep ediyorum, hatta ev hapsine bile razıyım, yalnızca çocuğum yanımda olsun.” şeklinde ifade etti.
SANIK YAKINLARI ARASINDA GERGİNLİK ÇIKTI
Tutuklu sanık Tuğçe Toptemel ise Hakan Doğukan Taşçı’nın beyanlarına itiraz etti. “Opara bebeğin yaşadıkları tapelerde kayıtlı. Hemşirelerin ihmali olarak yalnızca ben tutuklandım; bu ihmali bile bilmiyorum.” dedi. Bu sözlerin ardından, Doğukan Taşçı’nın yakını olduğu iddia edilen bir izleyici, “Sen bilirsin.” diyerek tepki verdi.
Yaşanan bu tartışma sonrasında Toptemel’in annesiyle Taşçı’nın yakını arasında bir sözlü gerginlik yaşandı ve bu durum üzerine sanık yakınları duruşma salonundan çıkarıldı.
DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, sanık avukatlarını dinlemek üzere duruşmayı 28 Nisan Pazartesi günü saat 10.00’a erteledi.
