Mağdur kadın, mahkemeye verdiği ifadede, Bodo G.’nin kendisine üç ayrı zamanda tecavüz ettiğini öne sürdü. Olaylardan birinin, açık bir tabutun yanında, içindeki bir kadın cesediyle birlikte gerçekleştiği belirtildi. Kadın, bu durumu “iğrenç” olarak tanımlarken, sanığın “her gün kendisini taciz etmeye çalıştığını” ifade etti.
Kadın ayrıca, Bodo G.’ye lezbiyen olduğunu bildirdiğini, buna rağmen sanığın kısırlaştırıldığı için bir sorun olmayacağını söylediğini iddia etti.
Sanık Bodo G. ise tüm suçlamaları reddetti. Evli ve çocuk sahibi olduğunu belirten Bodo G., “Eşimle cinsel hayatım var, bu nedenle tecavüz etmeye ihtiyacım yok” şeklindeki savunmasını ortaya koydu. Ayrıca, kadının cenaze evine kasıtlı olarak vücut sıvıları bıraktığını iddia etti.
Dava sürecinde, Bodo G.’nin yas tutan bir aile üyesinin kıyafetleri nedeniyle uygunsuz bir şekilde tahrik olduğuna dair iddiaların da bulunduğu kaydedildi. Sanık, “cesetlerden tahrik olmadığını” söyleyerek bu iddiayı yalanladı.
Mağdur kadının, travma sonrası stres bozukluğu için tedavi gördüğü bildirildi ve davanın sonucunun Nisan ayı sonunda açıklanması bekleniyor.
Alman medyası, olayı yakından takip ederken, geçtiğimiz yıl Münih’teki Oktoberfest sırasında 22 yaşındaki bir İngiliz turistin, festival güvenlik görevlisi tarafından cinsel saldırıya uğradığı iddialarının da akıllarda kaldığı belirtildi.