1. Haberler
  2. ASAYİŞ
  3. Marmara’da Büyük Deprem Alarmı: Uzmanlar Uyardı!

Marmara’da Büyük Deprem Alarmı: Uzmanlar Uyardı!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İstanbul‘da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, uzmanlar arasında yoğun tartışmalara neden oldu. Deprem konusunda görüşleriyle tanınan Prof. Dr. Celal Şengör ve Prof. Dr. Şener Üşümezsoy arasındaki tartışmalara, Prof. Dr. Naci Görür de dahil oldu. Görür, katıldığı bir canlı yayın sırasında konuyla ilgili açıklamalarda bulundu ve tartışmalara noktayı koydu.

Naci Görür’ün açıklamalarından satırbaşları;

Marmara Denizi’nde büyük bir deprem yaşanması kaçınılmaz. Bu büyük depremin zamanı er ya da geç gelecektir. Son yaşanan deprem, bölgede var olan gerilim periyodunu öne çekti ve gerilimde bir değişiklik yarattı. ‘Ben böyle düşünüyorum’ demekle fikir çoğalmaz. İnsanlara deprem hakkında sorular sorduğunuzda 15 farklı görüş çıkar. Deprem biliminde, bir görüş belirtmek için sağlam araştırmalar yapmalısınız; bu araştırmaların kaynakları, yöntemleri ve verileri net bir şekilde ortaya konmalıdır.”

“MARMARA’DA BÜYÜK DEPREM OLACAKTIR”

Uluslararası platformlarda tartışılan bu konunun bilimsel dergilerdeki yansımaları da önemlidir. Bu tür bir bilgi olmadan ‘Ben böyle düşünüyorum’ demek yeterli değildir. Marmara’da büyük bir depremin yaşanacağını kesin olarak belirtiyorum. Son olaylar, büyük depremlerin olasılığını artırmıştır. Stres birikim alanının derinleşmesi, bu süreci hızlandırmaktadır. Kumburgaz fayının kırılmamış yaklaşık 40-50 kilometrelik bir alanı var. Kırılmış olan kısım ise 20 kilometreyi kapsıyor.”

“İKİ FARKLI YAKLAŞIM YOK”

Buna ek olarak, Adalar bölgesinde birleşen fay kollarında 60 kilometrelik bir mesafe mevcut. İki farklı görüş kabul edilemez. Bilim dışı düşünceleri bilimsel bir görüş olarak sunmak yanlıştır. Bilimsel verilere dayanmayan bir yorumda bulunmak mümkün değildir. 1999 depreminden sonra Marmara Denizi hakkında birçok bilinmeyen vardı. Ancak, 8 uluslararası gemiyle yürütülen kapsamlı jeofizik ve jeolojik çalışmalarla, Marmara’nın tamamını haritaladık. Kuzey Anadolu fayının kuzey kolu 160 kilometre uzunluğunda.

“ÜST ÜSTE EKLERSEN BUGÜNLERE GELİRSİN”

Adalar fayı, Adalar’ın güneyinden geçiyor ve bu fayın kırılması durumunda 6 büyüklüğünde bir deprem oluşabilir. Kumburgaz kolu ise 75 kilometre uzunluğunda. Yeşilköy ile Silivri açıklarına kadar uzanıyor ve kırılması halinde en az 7.2 büyüklüğünde bir deprem yaratabilir. Eğer Adalar kolu ile Kumburgaz kolu birleşirse, 7.5 büyüklüğünde bir deprem bekleniyor. Tekirdağ fayı da kırılmış durumda. Deniz altında yapılan incelemelerde, bu alanlarda yeni kırılmalar olduğu gözlemlendi. Bu tür veriler, depremlerin tekrarı için önemli ipuçları veriyor. Marmara bölgesinde deprem tehdidi 6 şiddetinde değil. 1999’da Marmara’nın yer altında gerilim birikmişti. 1912’deki Şarköy depremi de benzer bir durumu ortaya çıkardı.”

“KENDİMİZİ ALDATMAYALIM”

Ülke olarak gerçeklerle yüzleşmek zorundayız. Marmara’nın kırılması bekleniyor ve bunun üzerinde durmalıyız. Bilimsel doğruları savunmalıyız. Alternatif görüşleri olanlar, sağlam verilerle gelmelidir. Yüksek kaliteli uluslararası dergilerde yayınlanmış araştırmalarla bunu desteklemelidir. 23 Nisan’da meydana gelen küçük depremler sonrası, ‘hiçbir şey yıkılmadı’ gibi yorumlar yanlış bir rahatlama yaratabilir. Büyük bir depremin, İstanbul’u derinden etkileyeceği kesindir. Ekonomik yapıda ciddi bir duraklama ve yıkım görülecektir.

“TÜRKİYE DİZ ÜSTÜNE ÇÖKER”

İstanbul’daki ekonomik ve üretim durması, tüm Türkiye’yi etkisi altına alacaktır. Böyle bir durumda, ne ekonomik ne de siyasi bağımsızlığımız kalmaz. Bu nedenle, İstanbul’un ve diğer kentlerin deprem dirençli hale getirilmesi için adımlar atmalıyız. Büyük depremler sonrası minimum hasar görmek için yapılarımızı güçlendirmeliyiz. Farklı ülkeler bu konuda başarılı stratejiler geliştirmiştir.

“BİLİM NET OLARAK SÖYLER”

Bilimin söylemleri kesin ve değişmezdir. Deprem dirençli şehirler oluşturmak için öncelikle yöneticilerin ve halkın bu konu hakkında eğitilmesi gerekir. Altyapı ve yapı stokunu, ekosistem ve çevre ile birlikte güçlendirmek gereklidir. Bütün bu unsurları deprem direnci açısından değerlendirmek zorundayız.

“ÇOLUK ÇOCUĞUMUZUN NESLİNİ GARANTİ ALTINA ALALIM”

Zamana yayılan projelerle, sadece can güvenliğini sağlamakla kalmayıp, geleceğimizi de garanti altına almalıyız. Bir Afet Bakanlığı kurarak bütün kentleri deprem dirençli hale getirebiliriz. Bu süreç, yalnızca İstanbul ile sınırlı kalmamalıdır. Ülke genelinde 20 yıllık bir planla tüm şehirleri sağlamlaştırabiliriz. Bütçelerin bir kısmını depreme harcamalı ve gelecek kuşakların güvenliğini sağlamak için çalışmalıyız.

“BİZANS’TA OSMANLI’DA OLMUŞ, ŞİMDİ DE OLACAK”

Marmara’da geçmişte birçok depremin meydana geldiği unutulmamalı. Bizim neslimiz bu doğal afetlerden etkilenmemeli. Diğer ülkeler bu konuda başarılı uygulamalara sahiptir. Bu süreçte hükümet ve yerel yönetimler, gerekli önlemleri almalı ve halkı eğitimlerle bilinçlendirmelidir. Deprem hazırlıkları masada konuşmakla değil, uygulama ile gerçekleşir. Sokağa inip sürekli çalışmak ve halkı bu konuda eğitmek şarttır.”

Marmara’da Büyük Deprem Alarmı: Uzmanlar Uyardı!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Kral Galatasaray Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!