4 Nisan Cuma günü camilerde okunacak hutbenin konusu ve tam metni, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü, bu haftaki hutbenin konusunu belirleyerek, camilerdeki vaizlere ve vatandaşlara duyurdu. Hutbe, güçlü bir toplumun inşasında anne babanın rolüne dair bir mesaj verecek. İşte, 4 Nisan 2025 Cuma hutbesi konusu ve metni ile ilgili ayrıntılar.
1/4
Bugün camilerde okunacak hutbenin konusu ve metni, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından paylaşıldı. Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan 4 Nisan 2025 tarihli Cuma hutbesinin konusu “Güçlü bir toplumun inşasında anne babanın rolü” olarak belirlendi. İşte, 4 Nisan 2025 Cuma hutbesinin konusu ve metni ile ilgili detaylar.
2/4
4 NİSAN CUMA HUTBESİ KONUSU
GÜÇLÜ BİR TOPLUMUN İNŞASINDA ANNE BABANIN ROLÜ
Muhterem Müslümanlar!
Bir gün Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in huzuruna gelen bir adam, “Ey Allah’ın Resûlü! Mükâfatını Allah’tan bekleyerek hicret ve cihad etmek istiyorum.” dedi. Bunun üzerine Allah Resûlü (s.a.s), “Annen ve baban hayatta mı?” diye sordu. Adam, “Evet, ikisi de hayatta.” deyince Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), ona şu öğüdü verdi: “Öyle ise anne babana dön ve onların gönüllerini al.”1
Aziz Müminler!
Yüce Rabbimiz, bizlere en değerli nimetlerinden biri olan anne ve babamızı bahşetmiştir. Annemiz, gönlümüze şefkat ve muhabbet tohumları eken; iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, hakkı batıldan ayırma yeteneğini kazandıran ilk öğretmenimizdir. Aile birliğini koruyan, evlatlarına koşulsuz sevgi sunan, insanlığa faydalı nesiller yetiştiren rahmet ve merhamet timsalidir. Babamız ise; zorluklar karşısında güvenebileceğimiz ulu bir çınardır. Her türlü kötülüğe ve tehdide karşı sığınacağımız güçlü bir kaledir. Anne ve babamız, sabırla bizleri geleceğe hazırlayan, yerleri doldurulamayacak nadide şahsiyetlerdir. Onlara gösterilen saygı, Allah’a saygıdır. Onlara hürmette bulunmak, Allah’a hürmet etmekle eşdeğerdir. Duaları, cennetin anahtarıdır. İslam’a uygun meşru istek ve tavsiyeleri ise huzurun kaynağıdır.
3/4
Kıymetli Müslümanlar!
Sorumluluk sahibi bir anne; Hz. İsmâil için her türlü zorluğu göğüsleyen, onun ihtiyaçlarını karşılamak için çabalayan Hz. Hâcer gibi olmalıdır. Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin Efendilerimizi yetiştiren Ehl-i Beyt-i Mustafa’nın gönül okşayan örneği Hz. Fâtıma gibi olmalıdır.
Sorumluluk taşıyan bir baba ise; “Haydi yavrum gel, sen de bizimle birlikte gemiye bin…”2 diyerek evladını kötülüklerden koruyan Hz. Nûh gibi olmalıdır. “Yavrucuğum! Yaptığın iş bir hardal tanesi ağırlığında bile olsa, bir kayanın içinde saklansa veya göklerde yahut yerin dibinde bulunsa yine de Allah onu açığa çıkarır…”3 diyerek çocuğuna hesap verme bilinci aşılayan; “Yavrucuğum, namazını özenle kıl, iyiliği emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış, başına gelen musibetlere sabret…”4 diyerek onu namaza, iyiliğe ve hakka davet eden; “…Yeryüzünde gururla, kibirle yürüme!… Yürüyüşünde ölçülü ol, sesini de yükseltme…”5 diyerek görgü kurallarını öğreten Hz. Lokmân gibi olmalıdır.
Değerli Anne Babalar!
Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde, وَإِنَّ لِوَلَدِكَ عَلَيْكَ حَقًّا “Çocuğunun da senin üzerinde hakkı vardır.”6 buyurmaktadır. Dinimiz, çocuklarımızı helal rızıkla beslemek, onlara Allah’ın hoşnut olacağı güzel isimler vermek ve şefkatle yaklaşmak konularında sorumluluk yüklemektedir. Onları, vatanına, milletine bağlı, hayırlı bireyler olarak yetiştirmek bizlerin vazifesidir. Kur’an-ı Kerim’i ve Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in yaşamını onlara öğretmek, sahih dini bilgi ile donatmak, çocuklarımızın üzerimizdeki hakkıdır.
4/4
Kıymetli Müminler!
Bugün çocuklarımız, dünya ve ahiretlerine ciddi tehditlerle karşı karşıyadır. Yavrularımız, alkol, kumar ve uyuşturucunun tuzağına düşürülmek istenmekte; zararlı akımlar ve yanlış ideolojiler gençlerimizi etki altına almaya çalışmaktadır. Bu nedenle, evlatlarımızın, Allah’a layık bir kul ve topluma faydalı bireyler olmaları için daha fazla gayret göstermeliyiz. وَتَعَاوَنُوا عَلَى الْبِرِّ وَالتَّقْوٰىۖ وَلَا تَعَاوَنُوا عَلَى الْاِثْمِ وَالْعُدْوَانِۖ “…İyilikte ve takvada yardımlaşın, kötülükte ve düşmanlıkta yardımlaşmayın…”7 emri doğrultusunda hareket eden bir nesil yetişmesi için çaba harcamalıyız. Özellikle, özveriyle çocuklarımıza örnek olmalı, onlara sevgi ve ilgimizi sürekli olarak göstermeliyiz. Unutmamalıyız ki, güçlü bir toplum inşa etmek; inancına, ibadetlerine, tarihine ve kültürüne bağlı, kutsal değerlere saygılı, namaz kılan ve Allah’ın emirlerine uyan bir nesil yetiştirmekle başlar.
Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu hadisiyle nihayetlendiriyorum: “Hiçbir baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir miras bırakmamıştır.”
